Nasıl ki hayvan belgesellerinde bir hayvanı sadece 45 dakikalık bir belgesel için yıllarca gözetliyorlar, kameralara çekip çok büyük bütçeler ayırıyorlarsa bizleri de tıpkı doğal ortamda yaşayan hayvanlar gibi mercek altına almış durumdalar..
Örneğin, bir dini cemaat hedef seçiliyor bir kaç kişilik ana ekip tarafından yıllarca gözlemleniyor. Cemaatin tüm sohbetleri, toplantıları, etkinlikleri, faaliyetleri, söylemleri, usul ve yöntemleri teker teker kayıt altına alınıyor. Herşey ama herşey kaydediliyor.. Haklarında raporlar tutuluyor. Doğadaki aslanın kaplanın takip edilmesi gibi ya da gökyüzündeki bir göktaşının belgeselinin çekilmesi gibi... veya daha da kötüsü bir bilim adamı tarafından bir bitkinin DNA sının çıkartılması gibi.. cemaatlerin de DNA ları çıkartıyor..
İdeolojilerin, görüşlerin, derneklerin, bir şehrin, toplumun, bir mahallenin.. Bir şirketin, bir köylünün ya da bir okuldaki eğitim sürecinin vs. vs. Bu liste uzatılabilir..
Daha sonra elde edilen bu veriler gerekli mercilerce kullanılıyor. Eldeki tüm teknolojik imkanlar vs. herşey kullanılıyor.
(Biz de kendilerini süper güç zan eden ve bize bunları uygulayanlara aynı yöntemleri uygulayabilmeli ve onları daha yakından tanıyabilmeliyiz.. )
Düşmanın en büyük silahı şimdi bu.. Yani gelecekte kendisi için tehlike arz edebilecek toplum ve kuruluşları mercek altına almak ve DNA sını çıkartmak.. Sonrada çözümler üretmek.. Sadece yerli uçak, yerli silah, yerli yazılım yetmez aynı zamanda düşmanların bize kullandıkları veritoplama yöntem ve taktiklerini biz de geliştirmeli ve onlara karşı kullanmalıyız..
Şimdi gelelim dananın kuyruğunun koptuğu yere.. Bu veri toplama işlemi sadece bugün yapılmıyor. 50 yol öncede vardı.. 100 yıl öncede.. Bugün teknolojik imkanlar sayesinde daha hızlı ve kapsamlı yapılıyor sadece.
Örneğin 60-70 yıl öncesinde devletin maaşlı polisi bu işler için kullanılabiliyordu. Görevin falanca mübarek zaatı takip etmek deniyor, o kişi sadece o zatın peşinde dolanarak vazifesini yerine getiriyordu. Ve tuttuğu raporları gerekli mecralara iletiyordu.. Devlet içine yerleşmiş bir şebeke ise toplanan bu istihbari verileri asıl bize karşı kullanmak isteyen dış güçlere iletiyordu. Onlar da bu verilerden yola çıkarak hareket planı hazırlıyor. Ve o doğrultuda takip işlerin rotası belirleniyordu..
Ve sonuc olarak yıllarca toplanan bu verilerden yola çıkarak türkiyenin gelecek 50-100 yıllık simulasyonları yapılıyor ve bu doğrultuda planlar yapılıyordu. Ve alınan karar ile kontrol altına alamayacakları zaata karşı onun usul ve yöntemleri kolonlanarak kendi kontrollerinde yeni bir zaat piyasaya sürülüyordu... Ve günü geldiğinde de kullanılmaz üzere yatırımlar yapılıyordu.. Adamların 1960 larda 70 lerde destekleri bir isim gün geliyor devletin başına bela olabiliyordu..
Başka bir örnek; Bu ülkede kürt sorunu, PKK sorunu da bir anda ortaya çıkmadı. 1800 lü yıllarda araplar ve ermeniler üzerinde çok ciddi yatırım yapan dış güçler, bu yazının başında belirttimiz yöntemleri o dönemin şartları çerçevesinde kürt halkına da uyguladılar. 1920 lerde istedikleri ihaneti şebekesini kürt halkı içinde kuramayanlar geçmiş tecrübelerini kürtlar üzerinde uygulayarak bugün temelde yüzyıl öncesine kadar dayanan bir kürt sorunun ortaya çıkmasını sağladır. Bir fitne tohumunu ektiler ve yıllarca sulayıp bu noktaya getirdiler..
Aslında çağın en gelişmiş silahları bile bu tarz içerden bitirme yöntemi yanında bir hiç kalmaktadır. Bu yöntem düşmana karşı uygulanan en sinsi ve güçlü bir yöntemdir. Ve bir çok kaleler bu yöntemlerle düşürülmüş teker teker parçalanmıştır..
Bu çalışmaların istihbari boyutu oldugu kadar bir de akademik boyutuda vardır. Doktora araştırmaları, tezler vs yolu ile de izlenmekteyiz. Ya da yakın bir izleme yöntemi deyebilir. Dernekler, dil kursları, yardım kuruluşları, sağlık, ticaret , iletişim araçları vs. vs.
Başka bir örnek verelim, bir mahalle-semt seçildiği düşünelim. ya da bir grup üniversite öğrencisi için de olabilir.. Bir grup akademisyen tarafından o mahallede yaşayan insanların cinsel meyillerinin araştırıldığını farz edelim. Takibe alınacak tüm isimlerin listesinin oluşturuldugunu düşünelim. Gerekli ortamlara dinleme cihazları, gizli kameralar, telefonlarına casus yazılımlar vs yerleştirildiğini düşünelim...
Ve takip başlıyor. Bir gün içinde yaptıkları, izledikleri diziler, dinledikleri müzikler, yeme alışkanlıkları, konuştuğu insanlar, cinsel tercihleri ve cinsel hayatları vs. belirledikleri başlıklar altında takibe alındıgını düşünelim..
Ve yıllarca süren takip sonrası ortaya rapor çıkartılıp onların cinsel yönde nasıl yönlendirilebilecekleri, istediğimiz cinsel isteklerin onları nasıl uyandırılabileceği vs gibi yüzlerce taktik ve strateji belirlenebilir. Ve bu taktikleri kontrol altında tutulan tv, gazete ve medya üzerinden pompalanıp tekrar sonuclar gözlemlenebilir. Kızların başka erkeklere meylini nasıl artırabilecekleri? Erkeklerin başka bir erkeğe cinsel gözle bakması için neler yapılabileceği, fuhuş ve zinanın meşrulaştırılması için hangi tarz programların yapılması gerektiği, ne tür diziler çekilerse kim kime dum duma ilişkilerde patlama yapılabileceği sadece o topluma özel bu analizler sonrası ortaya konabilir..
En basidi seçim anketlerini düşünün.. O anketlere göre partiler rotalarını belirlemiyor mu?
Adı anket ama asıl amac seçim öncesi toplumu istenilen partilere oy verdirebilecek stratejik çalışmaların gözlemlenmesi ve takibi değil de nedir...
Bunun gibi toplum bir çok açıdan farklı takip ve analiz yöntemleriyle gizli eller tarafından uyutulmakta. Ve tamamen vurdumduymaz gafil hale getirtilmekte..
Bu yöntemler ters olarakta kullanılabilir. toplumun tekrar ihyası için de uygulanabilir. Ya da dış güçlerin zayıflatılması için onlara karşı kullanılabilir.. Yapılıyor mudur? Allahu alem... Para ve insan kaynağı gerekmekte.. Hiç bir şey bedavadan olmuyor.
Elin oğlu bizim kendi ülkemizde bu ülkenin insanını bu ülkenin imkanları ile yine bu ülkeye karşı kullanmakta.. Cebinden sadece mayayı tututuracak kadar para çıkarmakta gerisi kurduğu çark ile devam etmektedir..
Bu yazılanlar sadece komplo teorisinden ibaretmiş gibi gözükebilir de.. Ya da size farklı bir bakış açısı sunabilir...
Alternatif olarak bakabilirsiniz:
- Onlar bizimle bizim dilimizle konuşuyorlar
- Gerçek olan ne? Hangisine inanmalıyız!
- Bütün ideolojiler aldatmaca ve tuzak